28 Temmuz 2008

ÖZLEM




Ay ışığı dans ederken denizin üstünde çapkın dalgaların kıyısına kurdum masamı. Yalayıp geçerken tuzlu su parmaklarımı ve dikilirken tüylerim hafiften, inadına buz atıp rakıma tepsi gibi sapsarı ayın şerefine içtim.

Uzaktan geliyordu gençlerin kahkahaları. Konuşmaya gerek yoktu. Gözlerin, ay ışığı ve rakı. Gecenin şiiri ılık ve yavaş aktı içime. İyot ve yosun kokularını takıp saçıma kaşımın tuzunu yıkamadan daldım geceye.

Kokular ,renkler ve seslerin dansında şanslıydık bu gece. Huzur yoldaşımızdı. Panar panar doldu içimize yıldızlı gece.

Yaşama dokundum, tadı kaldı dilimde; kopamadım. Şimdi özgürlüğe hasret yatıp deniz ve kum kokusuyla uyanıyorum rüyalarımdan.

Alesta bekleyen bir kaptan gibi çarpıyor kalbim. Hani bazen aniden bir şeyler olacakmış gibi hissedersin de güm gümlerinden içindeki saatin bedenin sarsılır ya; işte öyle. Durmasın sarsıntı bitmesin heyecan, bu hayata duyulan özlem yaşama arzusu.

foto buradan alıntıdır