13 Kasım 2008

HAZIR YUFKADAN KOLAY SU BÖREĞİ

Medilimin Ucuna Sakýz Baðladým Sakýz / I Tied Mastic To My Handkerchief - Muammer Ketencoðlu


Eve her akşam koşturarak gelirsin. Aslında canın sağda solda dolanmak ister ama damarlarında ılık ılık akan gezinme arzusunu biraz ağır yürüyerek atmaya çalışırsın. Yufkacıya uğranır yufka alınır. Hımm kaşar loru güzelmiş ondan da yarım kilo tartıver bana. 10 adet yumurta lütfen irilerinden olsun. Çıkıp kasaba girersin yanda börekçiden hazır mantı ve taze pişmiş nohut mayalı peksimeti unutmayalım. Akşam çayıyla nefis olur. Sonrada nedense eve girince hele de iki lokma yedikten sonra halin kalmaz canın yufka börek tepsi falan görmek istemez.

Ben tam bu havadayım işte şu son günlerde. Uykularım pek tatlı. Mevsim dönümünden sanırım. Her akşam eve yapacağım şeyleri planlayarak gidiyorum. Çorba yapalım yanına güzel bir salata sebzeli pilav birde etli sebze yemeği. Oğlanla biraz oynayalım. Yatırdıktan sonra şu yeni çıkan filmi seyredelim derken, kapıdan giriyorum. Havasından mıdır suyundan mıdır nedir o kapıdan geçince tek derdim bir an önce salondaki kanapeye kıvrılmak oluyor. , Ne yemek yemek ne yapmak ne de film izlemek. Ben uyuklarken siz isterseniz televizyonu açın, beni ellemeyin de ne yaparsanız yapın.

Neyse bu dönemim geçer gene evin içinde koşturmaya başlarım. Yemekler yaplır çaylar demlenirken börek pişer kestaneler közlenir. Aslında ben tam bir ev kuşuyum. İşimi bitirip kenara köşeme çekilip nakışımla baş başa kalıp arada film izlemek çay yudumlamak kadar keyiflisi yok bence. Bu nedenle misafir gitmektense ağırlamayı tercih ediyorum.

İtiraf ediyorum, belki bana kızacaksınız ama ben şöyle bol yağmurlu ve soğuk bir kışı özledim. Gerçi yanında kedisiyle gürül gürül yanan bir kömür sobası da olmalı üzerinde portakal kabuklarıyla birlikte. Köşesinde hafiften çay fokurdamalı. Bu klimalar güzelde ruh yok onlarda. Gerçek ateşin verdiği sıcaklığı vermiyor bana nedense.İşte bu yüzden çocukken kış gecelerinin tadı bir başka olurdu.

Yağmurlu bir öğleden sonra eski usul bir divanın üzerinde bol tüylü bir Bitlis battaniyesinin altında elinde hafif bir romanı okurken uyuya kalmalı insan. Yanında seninle birlikte keyfinden gırıldayan bir kediyle birlikte. Sıcacık olmalı oda ve yanakları pembeleşmiş uyanmalı çocuklar, koklamaya doyamamalısın. Sonra yanında çay demlenip taze bir su böreği ile akşama hafif geçiş yapmaya ne dersiniz?

Hadi buyurun sofraya hanımlar. Çay demlenmiştir artık :)





MALZEMELERİ


2 yumurta
2 su bardağı süt
2 su bardağı su
1 su bardağı sıvı yağ
7 adet yufka
½ kg tulum loru
1 demet maydonoz
Karabiber




Hazırlanması

Bu börek hem çok lezzetli hem kolay oluyor. Dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, tepsinizin büyüklüğü. Bu malzemeleri bir büyük dikdörtgen borcam tepsi için yeterli oluyor.


1-2 adet yumurtayı çırpın ve üzerine süt su ve yağı ilave ederek böreğinizin ara harcını hazırlayın.


2-Lor veya tercih ettiğiniz başka bir peynire ince kıyılmış maydonozu ve dilediğiniz kadar tuz ile karabiberi ilave ederek karıştırın.


3-Tepsinizi yağlayın. Bir yufkayı ikiye bölerek yarısını tepsiye serin.


4-Bir yufkayı ikiye bölün elinizle yuvarlayın ama çok sıkıştırmayın. Yarım yufkanın boyu borcam tepsiye uygun geliyor. Bu yufkayı hazırladığını sütlü tamamen batırarak diklemesine tepsiye koyun.3 yufkayı bu şekilde dizdikten sonra üzerine peynirli karışımı dökün.


5- Diğer 3 yufkayı yukarıda anlattığım şekilde tepsiye peynirin üzerine dizin. Kalan yarım yufkayı en üste serin ve kalan karışımı böreği kesmeden tepsiye dökün.


6- 1/2 -1 saat kadar bekleyin. Yufkalar karışımı iyice emsin.Ardından 150 derecelik fırında altı ve üstü iyice kızarana kadar pişirin.


Ilık ya da soğuk servis edebilirsiniz.




Afiyet olsun.