12 Ekim 2009

VAMPİR GÜNLÜKLERİ-Uyanış ve Savaş





Al bir twilight serisi daha.Okulun en güzel ama öksüz ve yetim sarışın kızı yakışıklı italyan asıllı yeşil gözlü bir vampire aşık olur.Vampirde ona.Bir fark var iyi vampirimizin kötü ağabeyside  aşıktır kızımıza.15-17 yaş grubu için değişik bir romantizim türü..O yaşda olanlar sevebilir..Pazar günü evde tembel tembel yayılıp yarı kitap okuyup yarı uyuklayarak okunabilecek bir kitap..Mutlaka bir arkadaşınızdan ödünç yada ikinci el almayı tercih edin..Hiç olmadı sabredin dizisi yakında ekranlarda.

09 Ekim 2009

SÜRÜ





TOPLAM 21 DİLDE YAYIMLANAN VE TÜM DÜNYA'DA 3 MİLYONDAN FAZLA SATAN FENOMEN!

Peru sahilinde bir balıkçı kaybolur. Norveçli petrol arama uzmanları deniz tabanında yüzlerce kilometrekarelik alanın garip organizmalar tarafından işgal edildiğini keşfeder. Bu sırada İngiliz Kolombiyası sahili boyunca balinalar korkutucu bir değişim geçirir. Olayların birbirleriyle hiçbir alakası yok gibi görünmektedir. Ama tesadüflere inanmayan iki bilim adamı, bu durumun kaynağını araştırırken en korkunç kâbuslarıyla yüz yüze gelecektir.

"Sürü'yü okurken dünya yıkılsa fark etmeyeceksiniz." Die Welt

"Satış rekorları kıran bir kitap... Tatil güneşi ne kadar sıcak olursa olsun tüyleriniz ürperecek... İyi eğlenceler. " Evening Standard

"Bu 800 nefes kesici sayfadan sonra denizlere çok farklı bir gözle bakacaksınız
*****
Kitabı soluksuz okuyamadım maalesef.Bir kere uzanarak veya şehir içi seyahatlerde okumak için çok ağır...Konu çok ağır ilerliyor ..Ben çok sevmedim.Hatta daha kitabın başlarında okuması için arkadaşıma verdim...Bitirebilmek için de çaba harcamam gerekti. Gerçi gazetelerdeki bazı haberleri okuyunca acaba diye sormadan da edemedim...

FLORANSA BÜYÜCÜSÜ



Salman Rushdie’nin “Bu kitabı yazmak için yıllarca okuyup araştırma yapmam gerekti,” dediği roman, türlü türlü anlatıcılar, gezginler, serüvenciler tarafından aktarılan, Babur İmparatorluğu ve Osmanlılar, Moğollar ve Rönesans Floransa’sının tarihine ve kültürlerine göndermeler yapan, bölgenin tarihini masallarla kaynaştıran büyüleyici bir yapıt.

Kitaptaki cinsellik ve erotizmin odağı olan güzeller güzeli Floransa Büyücüsü, aslında erkekler dünyasında kendi yazgısına kendisi egemen olmak isteyen bir kadın. Ama kendi kaderine hükmederken, hükümdarların yazgısını bile değiştiriyor ve en parlak dönemlerini yaşayan Mugal payitahtı ile Floransa’nın toplumsal yaşamlarında bir dönüm noktası oluyor.

Floransa Büyücüsü, kader, güzellik, savaşlar, tılsımlar ve sadakatle örülmüş bir yolda Rönesans İtalya’sının saraylarından Hindistan’ın uzak kıyılarına bir solukta uzanacağınız bir başyapıt.

Yazar: Salman Rushdie
Yayınevi: Can Yayınları
Çevirmen: Begüm Kovulmaz
Sayfa sayısı: 390
Basım tarihi: Ağustos 2009
Kategori: Dünya Edebiyatı / Klasikler
***

Bu kitap büyülü bir dünya…Salman Rushdie ‘nin usta kaleminden kitap okumak büyük bir zevk…Ben beş üzerinden beş veriyoruım tam yedi yıldız aldı benden kesinlikle tavsiye ederim…Mutlaka okuyun…Kitabın ilk sayfasından itibaren kendinizi kaptıracak ve kopamayacaksınız.Ben okumaya başladığım da Simyacı’ ya benzettim ve aynı keyifle yalayıp yuttum. Okumamak büyük bir kayıp. Müptelaların mutlaka tadına bakması lazım.

ATEŞİ YAKALAMAK


Açlık oyunlarının ikinci kitabı olan ateşi yakalamak da bir başkaldırının nasıl başladığını bir insanın nasıl sembolleşebileceğini göreceksiniz . İlki kadar heyecanla okunan bir kitap umarım 3.serisi de gelir.

Ben çıkar çıkmaz alarak zevkle okuduğum bu kitaba 4 yıldız veriyorum. Bu türün meraklılarına tavsiye ederim..



KERMİT

AÇLIK OYUNLARI




Sevgili okuyucu,

İnsanlar uzunca bir süredir, yeni genç yetişkin üçlememin ilk kitabı olan Açlık Oyunları’m yazmaya nasıl başladığımı merak ediyorlar. Sanırım bunun en önemli nedeni, bu kitabın, orta öğretim seviyesindeki okuyucular için kaleme aldığım Gregor tlıe Overlander serisinden çok farklı olması.

Açlık Oyunları’na ilham veren asıl öğeyi tayin etmek ger­çekten çok güç. Sanırım ilk tohumlar, sekiz yaşında mitoloji saplantılı bir çocuk olarak, Theseus’un hikayesini okuduğum günlerde atılmıştı. Mitolojiye göre, Atina halkı, geçmiş eylem­lerinin cezası olarak, belli aralıklarla, yedi genç kız ve yedi delikanlıyı, Labirent’e kapatılacakları ve canavar Minotor’a yem olacakları Girit’e göndermek zorundaydılar. Sadece bir üçüncü sınıf öğrencisi olmama rağmen, verilen mesajın mer­hametsizliğini takdir edebilmiş olmalıyım. “Bizimle uğraşırsa­nız, sizi öldürmekten beter eder; çocuklarınızı öldürürüz.”

Bunun dışında, çokça seyrettiğim, Romalıların idamları sosyal bir eğlenceye dönüştürme kabiliyetlerini dramatize eden gladyatör filmleri; askeri uzman olan babamın bizi ta­tillerde götürdüğü savaş alanları ve lise yıllarımda bir kılıç dövüşü kumpanyasıyla birlikte çıktığım turne bende erken dönemde iz bırakmış birkaç olay olarak sıralanabilir. Ancak Katniss’in hikayesinin zihnimde canlanması, yakın zamanda reality TV programlarıyla gerçek savaş görüntüleri arasında, kanal kanal gezdiğim döneme rastlıyor.

Belki de birinci teki! şahısla yazdığım için, Katniss kalbi­me çok ama çok yakın bir karakter oldu. Onun sizin kalpleri­nize giden yolu da keşfedeceğini umuyorum.

En iyi dileklerimle,

Suzanne Collins.
***
Ben bu kitaba 3 yıldız verdim arkadaşlar okumanızı tavsiye ediyorum. Öncelikle okunması oldukça kolay tüm best seller kitaplarının olduğu gibi ancak bu karamsar dünya oldukça iyi yaratılmış. Terör ve genç çocukların birbirini öldürülmesinin bir gösteriye dönüştürülmesini bugünkü realite şovlarından çok farklı bulmuyorum.Bizler her gün izlediğimiz yarışmalarda gazetelerin 3.sayfa haberleriyle beslenip kanıksamadık mı acıyı..

Katniss küçük kardeşinin yerine aday olduğunda aklında sadece onu korumak vardı.Ama içine adım attığı şov dünyası ve çevresindeki korkunç tüketim kendi açlığıyla karşılaştırıldığında inanılmaz boyutlardaydı.Aynı ülkede açlık sınırında yaşayan kendi mıntıkası ve lüksün bolluğuna doymuş kişiler.Onların oyunlara gönderdikleri çocuklarda daha iyi eğitimli ve güçlülerdi ve üstelik açlık oyunlarını sadece bir kişi kazanabilirdi. Katniss yaşayacak mıydı ailesinin ona ihtiyacı vardı ve dahası bu uğurda kaç kişiyi öldürmesi gerekiyordu?